Türkiye’de Varlığını Sürdüren Kedi Türleri

Türkiye sınırları içerisinde vaşak, karakulak, saz kedisi, leopar ve yaban kedisi olarak 5 tür varlık göstermektedir. Besin zincirinin en üstünde bulunan kedilerin bir habitatta yaşıyor olması için o bölgenin ekolojik bakımdan zengin olması gerekir. Ülkemizde yaşam alanlarının tahrip edilmesi, bataklıkların tarım alanlarına dönüştürülmesi, kemirgen ve diğer hayvanlarla mücadele sonucu kedi türleri nesli tükenme korkusuyla baş başadır. Bu sebeple avlanması yasaklanmıştır.

Saz Kedisi (Felis Chaus)

Sazlıklarda yaşar. Boz renklidir, ince uzun bacakları vardır. Vücudundaki çizgiler her bireyde farklılık gösterir. Saz kedisi, vaşaktan daha küçük yaban kedisinden daha büyüktür, ayrım bu şekilde anlaşılır.
Çok iyi yüzücüdürler. Ülkemizde suyu seven tek kedi türüdür. Kendilerini tehlike altında hissederlerse çalılıklar arasına saklanır ve hareketsiz kalırlar.


Kemirgenler, kuşlar, sürüngenler, kurbağalar, böcekler, tavşanlar, domuz yavruları ve bazen de çürümemiş leşlerle beslenirler. Hasta ve yaralı olan canlıları öncelikle tüketme eğilimindedirler. Bu sayede doğal seçilimde önemli rol oynarlar.

Vaşak

Kedigiller familyasına ait bir tür olan vaşaklar, ormanlık ve kayalık alanlarda yaşar. Ülkemizin büyük kedi türlerinden birisidir. Görme duyuları çok gelişmiştir. 75 metre uzaklıktan bir fareyi görebilirler. Bacakları çok kuvvetlidir, bu sayede ağaçlara çok iyi tırmanır ve uzağa çok iyi sıçrarlar.


Normal bir kediden beş kat daha büyük olan vaşakların, açık kahverengi postunun üzerinde siyah benekleri, sivri kulakları ve kulakların üzerinde de siyah püskülleri vardır. Kuyrukları kısadır ve kalın bir kürke sahiptirler. Yetişkinlerinin uzunluğu yaklaşık 15 cm, omuz yüksekliği 75 cm ve ağırlıkları da 10 ile 20 kilogram arasında olan vaşaklar, patilerinin yapısı sayesinde karda kolayca hareket ederler.
İnsanlardan uzakta ormanlık alan ve kayalıklarda yaşarlar. Ülkemizde Karadeniz, İç Anadolu, Ege, Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz Bölgelerinde görülürler.


Türkiye’deki Anadolu Vaşağı olarak anılmaktadır. Kedigiller (Felidae) ailesinin alt kesimine bağlı Vaşakların (Lynx) ülkemizde yaşayan alt türü L. Lynx’tir.

Karakulak (Caracal Caracal)

Karakulak isminin Orta Asyalı Türkler tarafından verildiği ve dünyaya da Orta Asya’dan yayıldığı bilinmektedir. Orta Asya, Orta Doğu, Afrika ve ülkemizin de içinde bulunduğu geniş bir alanda yaşadığı bilinmektedir.


Adını kulağındaki siyah tüylerden almaktadır. Karakulak, kızıl-kahverengiden koyu griye kadar değişebilen kısa ve yoğun kürkü ve sivri, siyah püsküllü kulaklarıyla rahatça tanınabilir. Nadiren siyah bireylere rastlanabilir. Çene altı, karın altı ve bacakların iç kısmı kirli beyaz renktedir ve açık renkli silik benekler bulunabilir. Her iki tarafta gözden buruna kadar uzanan siyah çizgiler ve göz etrafındaki kirli beyaz bölge karakteristik özelliklerindendir.


Görme ve işitme özellikleri aşırı iyi olan Karakulaklar, dikey olarak 3 metre zıplayabiliyorlar. Karakulaklar geceleri aktiftirler. Diyetini tavşan, küçük kemirgenler, küçük antilop, ceylan ve çok çeşitli kuş türleri oluşturur. Cüssesi küçük olmasına rağmen kendinden 2-3 kat büyük hayvanları çok rahat avlayabilecek güce sahiptir. Dişiler 13, erkekler ise 25 kg’ye kadar büyüyebilir.

Yaban Kedisi

Dişi bireyleri ortalama olarak 2,7 ile 4 kg arasında olurken erkek bireyler 4 ile 5 kg arasında değişmektedir. Yaban kedilerinin ön patilerinde beş parmak bulunurken arka patisinde yalnızca dört parmak bulunmaktadır.

Gövde uzunluğu genellikle 50 ile 75 cm olurken kuyruk uzunluğu 20 ile 35 cm arasında değişmektedir. Yaban kedileri gür kuyrukları olan gri-kahverengidir ve tüm vücutları üzerinde siyah çizgi desenleri vardır. Kürkleri kısa ve yumuşaktır. Renkleri tekir bir evcil kedisine benzer ve bu görünümüyle ormanlık alanlarda çok iyi kamufle olurlar.


Diyetini kuşlar, genç toynaklılar, sürüngenler, amfibiler, büyük böcekler, örümcekler ve yumurtalar bulunmaktadır.
Yaban kedileri geceleri aktiftirler. Avlanmak için 1 günde 10 km mesafe kat edebilirler.

Anadolu Parsı


Türkler, parsı çok eski tarihlerden beri tanımaktadırlar. Pars, On İki Hayvanlı Türk takvimindeki hayvanlardan biridir. Türkler için çok önemli bir figürdür.
Anadolu parsı, boyu 200-250 cm, ağırlığı dişilerde 35-50 kg, erkeklerde 45-70 kg civarında olan etçil bir türdür. Pars, uzun gövdeye, oldukça kısa ayaklara; çok çevik, hafif ve ince, uzun kuyruğa (kuyruk uzunluğu vücudun 1,5 katından daha uzun) ve nispeten küçük yuvarlak kafaya sahiptir.

Yüz kısmı orta derecede uzun; kulakları kısa, yuvarlak ve geniş, gözleri küçüktür. Vücut boyunca aynı uzunlukta kıllara sahiptir. Çevik bir yapısı ve güçlü kasları vardır. Kırmızı sarımsı bir zemine sahip hayli canlı ve parlak postlarının üzerinde siyah benekler bulunur. Uzun kuyrukları, onları diğer yırtıcılardan ayıran en önemli özelliklerinden biridir.
19 Ağustos 2019 tarihinde fotokapana yakalanmıştır.


Son olarak, ülkemizdeki pars izleme ve koruma çalışmalarının “Bölgesel Leopar Eylem Planı” ile eş güdüm içerisinde yürütülmesi amacıyla Anadolu parsı popülasyonunu hedef alan bir eylem planı hazırlama çalışması başlatıldı. Bu çalışmada kapsamlı bir araştırma ile ülkemizde mevcut-potansiyel yaşama alanlarında Anadolu parsı alt türünün yayılış haritasının oluşturulması ve bu alanlarda bireylerin tespiti, koruma ve geliştirme tedbirlerinin alınması için Tür Eylem Planı hazırlıkları başlatılarak bu amaçla Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğünde bir ekip oluşturuldu.

BİLİMLE TASARLA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir